Mağduriyet ve İnsan, Ramazan ve İkra
- Fizilal Akademi
- 1 Mar
- 1 dakikada okunur

İnsan neden mağdurdur dünyada? Çünkü ruhu sonsuzluğu arzular, fakat beden sınırlıdır. Kalbi ebedi saadeti ister, fakat dünya fanidir. Sonsuz mutluluklara susayan insan, kaygılar, korkular, ayrılıklar ve yanlışlıklar içinde tükenmişliği tadarken, nefsinin istekleriyle kuşatılmış bir halde çaresizlikle kıvranır. Dünyanın geçici suretleri, kalbi doyurmaz; ruh, hakikatin ve huzurun peşinde bir yolcudur.
Ve işte Ramazan… Ruhun sükûna erdiği, kalbin şifaya kavuştuğu, bedenin sıhhate eriştiği ilahi bir mola… Cemrenin havaya, suya, toprağa düşüşü gibi Ramazan da kalbe, bedene ve zihne düşer. Açlıkla nefsin sesi kısılır, irade kuvvetlenir, arzular dizginlenir. Oruç sadece mideyi değil, kalbi, dili ve zihni de arındırır. İnsan, infak ederek yalnızlıktan çıkar, paylaşarak kardeşliği yaşar. Sadelik içinde derin bir huzur bulur.
Bu ay, ruhun derinliklerine inme vaktidir. Hayat rehberimiz Kur’an’ı okumak, anlamak, tefekkür etmek zamanıdır. Zikirle zihni sakinleştirmek, secdede iç dünyamızı arındırmak, sahur vakitlerinde dua ile sonsuzluk âleminin perdesini aralamaktır Ramazan. Gökyüzünün rahmetle dolduğu bu mübarek ay, bir arınma, bir yeniden doğuştur.
“Ey iman edenler! Oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılındı ki takvaya erişesiniz.” (Bakara, 183)
YAZAN: PSK/AİLE DANIŞMANI EMİNE ADLI
Comments